Binlerce yıldır sofraların bir parçası olan zeytinyağının faydaları ortaya çıktıkça sağlıklı bir yaşam sürmek isteyen herkesin ilgi odağı olmuştur. Bu değerli sıvı altın gibi kıymetlendikçe de zeytinyağı üretiminde tağşiş (gıda üretiminde sahtekarlık, birşeyin içine başka birşey karıştırmak) artmıştır. Tağşişin tüketici nezdinde fark edilmesi maalesef çok kolay değil, yetkili firmalarca zeytinyağının bileşenlerini ortaya koyacak teknik analizler yapılması gerekiyor. Hal böyle olunca ve tağşiş yapan firmalara verilen cezalar çok yetersiz kaldığından tüketici mağdur olmaya devam ediyor.
Peki sıradan bir tüketici zeytinyağının kalitesiz olduğunu, en azından belirli kriterleri geçip geçmediğini nasıl anlayacak? Öncelikle zeytinyağı ucuz bir ürün değildir. Kaliteli bir zeytinyağının hasat, sıkma, uygun koşullarda bekleme ve uygun paketleme maliyetleri oldukça fazladır. Bu yüzden piyasa değerinden düşük fiyata satılan zeytinyağına şüphe ile yaklaşmakta fayda var.
Zeytinyağı şarap gibi bekledikçe değerlenen bir ürün değildir. En iyi zeytinyağı en taze zeytinyağıdır. Bekledikçe içindeki faydalı bileşenleri kaybettiğinden kalitesizleşir. Bu sebeple üretim tarihi en eski zeytinyağı en kalitesizdir diyebiliriz.
Saklama koşulları kötü olan zeytinyağı aromasını kaybeder. Ransidite olur. Ransidite yağ asitlerinin yavaş yavaş okside olmasıyla ortaya çıkan bayat kokusudur. Zeyinyağında hoşunuza gitmeyen kötü bir koku varsa kalitesizdir, bu konuda burnunuza güvenebilirsiniz.
Isıya ve ışık kaynaklarına maruz kalan zeytinyağı kalitesizleşir. Ağzı açık bekletilen zeytinyağı içindeki uçucu maddeler eksildiğinden kalitesini kaybeder.
Zeytinyağı iyi bir çözücüdür. Pet ve plastik şişelerde satılan zeytinyağı plastik ile etkileşime girer. Maliyet düşürmek amacıyla pet şişede yapılan sunumlardan uzak durmak iyi olur. Bunun yanında bir de market raflarında bekletilen zeytinyağı yüksek ısı ve ışık altında hızla kalitesizleşir.
Zeytinyağı özünde bir meyve suyudur. Zeytinin çeşitli yöntemlerle sıkılması ile elde edilir. Kaliteli meyveden kaliteli meyve suyu elde edilir. Ancak hastalıklı, kurtlu, yere düşmüş, hasat sonrası çuvallarda bekletilmiş, iyi temizlenmemiş, ayıklanmamış zeytinlerden üretilen yağ kalitesizdir.
Üretim miktarı arttıkça zeytinyağının kalitesi düşmesi beklenir. Çünkü istenen tonajı tutturmak için üreticisi belli olmayan izini süremeyeceğimiz farklı zeytinyağları karıştırılacağından kalitesi düşecektir.
Bir zeytin dostu büyüğümün çok sevdiğim ifadesiyle “Kötü zeytinyağı yoktur, kötü yola düşmüş zeytinyağı vardır.” Zeytinliğin bakımından, hasat zamanına, hasat şekline, toplanan zeytinlerin bekletilmeden fabrikaya nakline, sıkım şekline, ambalajlanması ve saklanmasına kadar bütün adımlar zeytinyağının kalitesini etkiler.
Kaliteli zeytinyağı nasıl mı olur? Seferi Zeytinyağını takip etmenizi tavsiye ederiz.
Bunu yapmak için hemen üstteki İÇERİK EKLE menüsünü kullanabilirsiniz.